Diş dolgusu ne zaman değiştirilir sorusunun cevabı, diş dolgularının dayanıklılığı, dolgu yapılan hastanın ağız ve diş sağlığında hijyene dikkat etmesi ve dolgu yapılan dişteki dolgunun miktarına göre değişkenlik gösterir. Diş sağlığında herhangi bir problem yoksa ve dolgu çok fazla büyük değilse uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kullanabilirsiniz.
Diş dolguları, özellik olarak birbirinden farklıdır. Genellikle gümüş amalgam diş dolgusu kullanan biri, bu dolguyu 15-20 yıl arası kullanabilir. Metal yapılarından dolayı diğer doğulara nazaran çok daha sağlamdır. Ancak dişin renginde olmadıklarından dolayı, estetik anlamda beklediğiniz şık görüntüyü vermeleri mümkün değildir. Dayanıklı olmalarından dolayı genellikle ezici dişlerde amalgam dolgu tercih edilmektedir. Altın doğular ise yaklaşık 20 ila 30 yıl arasında aktif şekilde kullanıma uygundur.
Kompozit dolguların ömrü ise 7-10 yıl arasında değişkenlik gösterir. Bu süre sonunda diş dolgularının değiştirilmesi gerekir. Genel olarak dolgu malzemesi olarak kompozit kullanılır. Diş rengine uyum sağladıklarından dolayı ezici dişlerde de ön dişlerde de rahatlıkla kullanılabilirler. Yapıları pek dayanıklı olmadığından en fazla 10 yıl içinde değiştirilmesi gerekir.
Diş dolgusu işlemiyle uzun seneler boyunca kullanım konforu yakalayanların bile zaman içerisinde diş sağlığını korumak adına bu dolguları değiştirmesi gerekir. Dolguyu değiştirmek zorunda bırakan durumlar ise şu şekilde sıralanabilir:
Diş dolgusu, dişleri ilerlemiş çürüklerden ve olası diş kayıplarından korumayı sağlayan, hayat konforunu arttıran bir yöntemdir. Diş dolgusu değişim süresi ise dişe dolgu yapılan malzemenin türüne göre değişkenlik gösterir. Bu farklılığın ilk sebebi aslında diş dolgusunun esme ve bastırma esnasında gösterdiği dayanıklılık ile doğru orantılıdır. Kullanılan malzeme ne kadar sağlam ve dayanıklı ise diş dolgusu da o kadar uzun süre sorunsuz bir şekilde kullanılabilir. Ancak estetik görünüme sahip diş dolguları daha dayanıksızdır. Görüntü bakımından göze pek hoş gelmeyen dolgu malzemeleri ise çok daha dayanıklı olmaktadır.
Buna bağlı olarak ağız yapısının görünen kısımlarında ve ön dişlerde genellikle estetik dolgulara ağırlık verilir. Gülümseme sırasında ya da ağız açıldığında görünmeyen ezici dişlere ise daha dayanıklı yapıya sahip dolgu malzemeleri kullanılmaktadır.
Diş dolgusu değişimi her zaman kullanım koşulları ile direkt bağlantılı olmayabilir. Zaman içerisinde yıpranan ve aşınan dolgular kısa süre içerisinde değişim gerektirir. Bu değişim kararına ise diş hekimine gittiğimizde ancak diş hekimi karar verebilir.
Diş sağlığı açısından günlük olarak her yemek sonrası dişler mutlaka fırçalanmalıdır. Bunun ilk sebebi dışarıdan gelen besinlerin dişler tarafından ezilerek sindirimin ağızda başlamasıdır. Ezme ve yutma işleminin ardından dişlerin arasında besin atıkları kalmaktadır. Bu atıklar, bakteri oluşumu için hazır olan bir besin kaynağı niteliği taşır. Dolayısıyla ağız içinde hızla bakteri çoğalması başlar.
Üreme işlemini bölünerek başlatan bu bakteriler, kısa zaman içerisinde şaşırtıcı derecede artarlar ve dişlerde çürük başlamasına neden olurlar. Eğer çürük temizlenmezse, bu bakteriler dişlerin alt kısımlarına doğru hızla dişi oyarak ilerler ve diş sinirlerine kadar ulaşırlar. Bu durum ilk etapta ateş ve boğaz enfeksiyonu şeklinde kendini gösterir. Çürük dişler fark edildikleri ilk an dolgu işlemi ile kapatılmazsa her bakımdan yaşam kalitesini düşürür. Diş dolgusu, ağız ve dişlerde bakteri çoğalmasının önüne geçerek oluşabilecek daha büyük sorunların ve olası diş kayıplarının önüne geçer.
Ağız ve diş sağlığı, düzenli bakım yapılmadığı takdirde beklenmedik olumsuz durumlarla karşı karşıya kalmasına neden olabilir. Bu anlamda uzun yıllardan beri Dentaliva, ihtiyacınız olan tüm ağız ve diş sağlığı hizmetlerini üst düzey kalite standartlarında sizlere sunan profesyonel bir diş kliniğidir.
Dişlerinize en az sizin kadar özen gösteren Dentaliva, uzman kadrosu ile konforu ve memnuniyeti ön planda tutarak çalışmalarını sürdürüyor. Sizde şimdi dişlerinizi uzman ellere emanet edin, Dentaliva uzman hekimlerinin hasta odaklı çalışma prensibini bizzat deneyimleyin.